Nâz u niyâzla gel ey cânân,
Gönlümdesin hâlâ sadr-ı mekân,
Aşk-ı derûnumda bir deryâ-i gam,
Zemherîr kışında kaldı bu âşiyân,
Gül bahârım sensiz bî-menân.
Sevdâmın Zülüf-i Siyâhı, bil ki hâlâ sana methiyeler düzerim,
Âşıkânın sinesi seninle pür-encâr,
Âşkıma bedel, cânımı mahveder misin?
Küllerimden doğar bu âh-ı figân.
Kalbimin lisanı ile nida ediyorum sana,
Bu gönül hicranla yanar her dem burada:
"İptilâ-yı aşkında cânım fedâdır,
Sâbır neylesin, vuslat firâkdadır."
Feryâd eder bu pür-hicrân,
Sevdam âb-ı hayat idi, mecnûn oldum azâbı,
Sen ki cümle hülyamın menzîli, cânımın ilâcı,
Beni terk eyledin, virdin yolun açık olsun cevâbı,
Kalbim yaralıdır, lâkin fehmime erişemem.
Bir meltem-i rahmet gibi dön eyyûb-i hilâl,
Sensiz ömrüm oldu bir hayâl-i meşal,
Nâzende bakışlar bir şeb-i yelde,
Bir selâmını hâlâ beklerim, âvâreler içinde…
Yorumlar
Yorum Gönder